Niyaz-i Misr, Bil ve agah ol ki Hakk bir kimseyi inayetine layik görürse o kimsenin kalbine, Biz bu dünyaya nicin geldik sorusuna bir cevap bulma arzusu koyar. demis. Bu sorunun pesinden giderken yolum pek cok kitaptan ve insandan gecti. Kitaplarin yeni kitaplar actigini, Hakkin insanlara insanlardan tecelli ettigini pek cok defa tecrübe ettim. Düse kalka yürümenin, yolun mecburiyeti oldugunu fark ettigimde mesele biraz daha berraklasti Düsmesiyle, kalkmasiyla, kaygisiyla, kirilganligiyla, yarasiyla, yasiyla hic kimse her zaman dimdik yürüyemez, dümdüz ilerleyemez. Yoldan da cikilir, tekrar yola da girilir. Her nefeste bir seyler olur, bir seyler biter. Cünkü insan olmak bir insa sürecidir, bitmez bu tadilat. Bu dünya yolu, dikenli bir yoldur. Bu dikenler sana batacak, ayiklamaya kalkma. Dikenler nedir Laf, söz, etrafin kiskancligi, haset, azaplar, cileler... Durup da dikenleri ayiklamaya kalkma cünkü yolundan geri kalirsin. Dikenlerle yürümeye alis. diyor mektuplarindan birinde Samiha Ayverdi. Bu zorlu yürüyüste karsilastigim güzel kitaplara ve güzel insanlara dair yazmis oldugum yazilar iste bu kitapta bir araya gelmis oluyor. Bir taraftan gül yürekli kimselerin kendilerinden ve eserlerinden bahsediyorum, diger taraftan onlarin gönlüme naksettikleri güllerden birer demet sunuyorum. Gül aliyorum, gül satiyorum.